Çalışan Bağlılığı – Şirket Çalışan Dengesi üzerine

Financial Times’da yayınlandıktan sonra Oksijen gazetesinin 2-8 Temmuz 2021 tarihli sayısında yer alan bir habere göre Pandemi sonrası “büyük bir istifa” dalgası bekleniyormuş. Çalışanların “tükenmişlik” duygusu artmaktaymış. 2021 yılının nisan ayında ABD’de 4 milyon kişi işten ayrılmış. Microsoft’un yaptığı araştırmaya göre global iş gücünün yüzde 40’ı istifa etmeye hazırmış. Bu gerçeklerle birlikte Gallup’un 2021 raporunda çalışan bağlılığı küresel olarak 2 puan azalmış.
Bu rakamları düşündürücü ve önemli bir devrimin ayak seslerinin kulağımıza kadar ulaşması şeklinde değerlendirdim. Çalışanlar artık “iş – özel hayat” dengesini daha fazla düşünüyorlar. Çalıştıkları şirkette “anlam” arayışlarını daha belirginleştiriyorlar. Kendilerine uymadığını düşündükleri şirketlerde sadece “günü kurtarmak” için daha fazla kalmak istemeyenlerin cesaretinin arttığı bir döneme geliyoruz.
Bu konu aynı zamanda “iki taraflı”… Çalıştıkları şirketi eleştiren, beğenmeyen, onları geliştirmediğini düşünen çalışanlarda iş performansı olarak yetersizlik de görebiliyoruz. Yani çalışan daha “bencil” ve daha “kariyer odaklı” olurken yapılması gereken “en az” işi bile yapmadığı, kaçtığı veya başkasına delege etmek istediği oluyor. Bu durumda müdürlerin ve insan yönetimi profesyonellerinin “net” olmasını öneririm. Bu tabii “buranın kuralı böyle, ya bu şekilde çalış ya da git” demek değildir, ancak çalışanın bulunduğu şirketin ve o şirkete ait koşulları daha iyi anlamasını sağlamak liderlerin görevleri arasındadır diye düşünüyorum.
Bu tartışma geniş ve daha çok konuşulmayı hak eden önemli bir konu bence. 1 ila 100 arasında bir derecelendirme olsa ve 1 için şirketin şöyle dediğini düşünsek :
“Buranın kuralı böyle, ya burada senden isteneni yap, ya da kapı şurada, gidebilirsin”….
100 ise çalışanın herhalde şöyle dediği bir durumda olabilir…
“Bana muhtaçsınız, bende özel bazı beceriler var, ben istediğimi istediğim kadar istediğim şekilde yaparım, bana da bir şey yapamazsınız”…
Acaba şirketinizdeki çalışanları ve hatta ekibinizdeki çalışanları bu 1 ila 100 derecelendirmesi içinde belli noktalara yerleştirseniz nasıl bir resim çıkardı karşınıza? Özellikle küçük ve özelleştirilmiş üretim yapan ve belli becerilere sahip çalışanlara bir bakıma mecbur olan firmalarda rakamın çalışanın bencilliği tarafında örneğin 20 ila 30 arasında olduğu iddia edilebilir. Kurumsallık arttıkça, işlerle ilgili beceri özelleştirilmesi azaldıkça ve insanlar birbirlerinin işlerini yapabilir hale geldikçe bu derecenin 70-80 aralığına oturduğunu iddia edebiliriz. Peki 55 – 45 veya 60 – 40 nasıl olurdu…
- İşler yapılıyor – gecikmeler en aza indirilmiş
- Aynı zamanda çalışanların özel hayatı ve istekleri ve gelişim arzuları da dikkate alınıyor.
- İşler süreç yönetimi üzerinden izlenebiliyor ve örneğin bu derecelendirmede ibre birdenbire çalışanın bencilliği tarafına doğru 70 civarına geldiğinde şirket hemen bir iletişim ile çalışanla uyumlanıyor. Aynı zamanda B planını da hazır tutuyor.
- Aynı şekilde ibre 30’e doğru gittiğinde de çalışan B planını çekmeceden çıkarıyor ve gelişimi ve organizasyonun bu açıdan evrilmesi için önerilerde de bulunuyor.
Tüm bu hikayede çalışan bağlılığı nerede? Bence ibre 30 – 70 gibi uçlara doğru gitmeye başladığında organizasyona ve işe duyulan duygusal bağ çalışan ile şirketin tekrar 50 – 50 gibi ideale yakın bir yere gelmesinde kolaylaştırıcı rol oynayabilir. Şirketin işini kendi gibi gören çalışan şirketin çalışana yaklaşımı ile ilgili de duyarlıdır ve kendini ayarlayabilir. Aynı şekilde şirket bilir ve görür ki, çalışanların bağlı olmalarını sağlayamıyorsa ve o kültürü oluşturamıyorsa bu kaygan zeminde büyük istifa dalgasının içinde zor durumda da kalabilir.
Kendi organizasyonunuzda sizce bu denge ne durumda?
Ara
Son Yazılar
- Ekibinizi Peşinize Takmanın En Etkili Yolu Mayıs 31, 2023
- Toplantılarda Yaratıcılığı Tetiklemek için Bir Öneri Mayıs 24, 2023
- Ekip Lideri olarak yaptığınız 3 yaygın hata ve kurtulma yollarınız Mayıs 17, 2023
- Uzaktan Çalışanlara Sorabileceğiniz 10 soru Mayıs 10, 2023
- Gaslighting ile başa çıkmanın 7 yolu Mayıs 3, 2023
Arşiv
- Mayıs 2023
- Nisan 2023
- Mart 2023
- Şubat 2023
- Ocak 2023
- Aralık 2022
- Kasım 2022
- Ekim 2022
- Eylül 2022
- Ağustos 2022
- Temmuz 2022
- Haziran 2022
- Mayıs 2022
- Nisan 2022
- Mart 2022
- Şubat 2022
- Ocak 2022
- Aralık 2021
- Kasım 2021
- Ekim 2021
- Eylül 2021
- Ağustos 2021
- Temmuz 2021
- Haziran 2021
- Aralık 2020
- Şubat 2020
- Ocak 2020
- Aralık 2019
- Kasım 2019
- Ekim 2019
- Eylül 2019
- Ağustos 2019
- Temmuz 2019
- Haziran 2019
- Mayıs 2019
- Nisan 2019
- Mart 2019
- Şubat 2019
- Ocak 2019
- Aralık 2018
- Kasım 2018
- Ekim 2018
- Eylül 2018
- Ağustos 2018
- Temmuz 2018
- Haziran 2018
- Mayıs 2018
- Nisan 2018
- Mart 2018
- Şubat 2018
- Ocak 2018
- Ekim 2017
- Eylül 2017
- Mayıs 2016
Kategoriler
- bağımsızlık
- Bağlılık aktiviteleri
- Bağlılık faktörleri
- Çalışan Bağlılığı
- Çalışan Sağlığı
- Çeşitlilik
- Delege etmek
- Geliştiren Organizasyon
- Genel
- Geri Besleme
- girişimcilik
- Güven
- Güven ortamı
- Hesap Verilebilirlik
- Hitabet
- inovasyon
- İş Dünyası
- İş kitapları
- İş-Hayat dengesi
- İşe Alım
- İşveren Markası
- Kapsayıcılık
- Kişisel deneyim
- Kişisel Gelişim
- Kitap
- Liderlik
- Mentörlük
- Ödül ve takdir
- Ofiste iletişim
- ofiste politika
- Ofiste verimlilik
- Pazarlama
- Psikolojik Güvenlik
- Referanslar
- Sağlık
- şeffaflık
- silo mentalitesi
- Şirket kültürü
- Takımlar
- Toplantılar
- Var olma amacı
- Wellness
- Yöneticinin Kalitesi